Anıtkabir

Anıtkabir Müzesi : Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve milli lideridir. 10 Kasım 1938’de hayata gözlerini yumması, tüm ülkeyi yasa boğmuştur. Onun ardından, 11 Kasım’da Cumhurbaşkanlığı seçimleri gerçekleştirilmiş ve İsmet İnönü Türkiye’nin ikinci Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Aynı süreçte, Atatürk’ün cenaze töreni hazırlıkları başlamıştır.

Anıtkabir

Anıtkabir

Atatürk’ün Son Yolculuğu

Atatürk’ün naaşı, 19 Kasım 1938’de Dolmabahçe Sarayı’ndan top arabası eşliğinde Sarayburnu’na taşındı. Buradan Zafer torpidosuna, ardından da Yavuz Zırhlısı’na aktarıldı. Yavuz Zırhlısı’na çeşitli Türk ve yabancı gemiler eşlik ederek, cenaze İzmit’e ulaştırıldı. İzmit’te naaş, Beyaz Tren’e yerleştirilerek Ankara’ya doğru yola çıktı. Ankara’da, top arabasıyla I. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, ardından Etnografya Müzesi’ne taşındı ve 21 Kasım 1938’de geçici olarak burada defnedildi.

Atatürk’ün naaşı, Türk milletinin ona duyduğu bağlılığın bir göstergesi olarak 15 yıl sonra, özel bir anıt mezar olan Anıtkabir’e taşındı. Rasattepe üzerine inşa edilen Anıtkabir, milli bir simge haline geldi.

Anıtkabir

Anıtkabir

Anıtkabir ve Yapısı

Anıtkabir, iki ana bölümden oluşur: Anıt Bloğu ve Barış Parkı.
Barış Parkı’nda Türkiye’nin dört bir yanından ve çeşitli ülkelerden getirilen 48.500’den fazla bitki ve ağaç bulunur. Bu park, Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesini temsil eden evrensel bir barış mesajıdır.

Anıtkabir’e Tandoğan Kapısı’ndan girildiğinde, Barış Parkı boyunca uzanan yolda 24 Oğuz boyunu temsil eden 24 aslan heykeli sıralanmıştır. Bu yolun sonunda yer alan Anıt Bloğu, Türk milletinin Atatürk’e olan bağlılığını simgeler.
Anıt Bloğu’ndaki Şeref Salonu’nun zemin ve duvarları renkli mermerlerle kaplanmış, düz tavanı ise geleneksel halı ve kilim motiflerinden ilham alınarak mozaiklerle süslenmiştir. Atatürk’ün sembolik lahti tek parça kırmızı mermerden yapılmış olup, mezar odası Şeref Salonu’nun alt kısmında yer almaktadır.

Anıtkabir

Anıtkabir

Anıtkabir Müzesi

Anıtkabir Müzesi bünyesindeki müze, 2002 yılında genişletilerek “Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi” adıyla açılmıştır. Müze dört ana bölümden oluşur:

  1. Atatürk’ün Özel Eşyaları: Atatürk’ün kişisel eşyaları, yabancı liderlerden gelen hediyeler ve manevi evlatları tarafından bağışlanan eşyalar sergilenir.
  2. Milli Mücadele Tabloları: Çanakkale ve Sakarya Meydan Muharebeleri ile Büyük Taarruz’u betimleyen eserler yer alır.
  3. Milli Mücadele ve Devrimler: Milli Mücadele dönemini anlatan galeriler ve Atatürk’ün mezar odası bulunur.
  4. Atatürk Özel Kitaplığı: Atatürk’ün kütüphanesindeki 3.123 kitabı ve Kurtuluş Savaşı’na dair belgeleri içerir.
Anıtkabir

Anıtkabir

İsmet İnönü’nün Anıtkabir’deki Lahdi

İsmet İnönü, Atatürk’ün yakın silah arkadaşı ve Cumhuriyetin ikinci Cumhurbaşkanıdır. Bakanlar Kurulu kararıyla 28 Aralık 1973’te Anıtkabir’e defnedildi. Lahdi, Anıt Bloğu’ndaki Zafer ve Barış Kuleleri arasında yer alır.

Lahdin üzerindeki yazılar, İnönü ve Atatürk arasındaki tarihi mektuplaşmaları ölümsüzleştirir. Sol yüzünde, İnönü’nün II. İnönü Zaferi sonrası gönderdiği telgraf yer alır:

“Metris Tepesi’nden gördüğüm vaziyet: Bozüyük yanıyor. Düşman binlerce ölüyle dolu savaş meydanını silahlarımıza terk etmiştir.”
Garp Cephesi Komutanı İsmet

Sağ yüzünde ise Atatürk’ün yanıtı kazınmıştır:

“Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makûs talihini de yendiniz.”
Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal

İnönü’nün mezarı 1997’de yeniden düzenlenerek bugünkü haline getirilmiştir.

ANITKABİR’İN İNŞAASI

Anıtkabir projesinin belirlenmesinden sonra, inşaatın başlayabilmesi için ilk aşamada kamulaştırılma çalışmalarına başlandı. Anıtkabir’in inşaatı ise 9 Ekim 1944’de görkemli bir temel atma töreni ile başladı. Anıtkabir’in inşası 9 yıllık bir süre içinde 4 aşamalı olarak yapılmıştır.

Birinci Kısım İnşaat: 1944-1945
Toprak seviyesi ve aslanlı yolun istinat duvarının yapılmasını kapsayan birinci kısım inşaata 9 Ekim 1944’te başlamış ve 1945’te tamamlanmıştır.

İkinci Kısım İnşaat: 1945-1950
Mozole ve tören meydanını çevreleyen yardımcı binaların yapılmasını kapsayan ikinci kısım inşaat 29 Eylül 1945’te başlamış, 8 Ağustos 1950’de tamamlanmıştır. Bu aşamada inşaatın kâgir ve betonarme yapı sistemine göre, temel basıncının azaltılması göz önünde tutularak, anıt kütlesinin “temel projesinin” hazırlanması kararlaştırılmıştır. 1947 yılı sonuna kadar mozolenin temel kazısı ve izolasyonu tamamlanmış ve her türlü çöküntüleri engelleyecek olan 11 metre yüksekliğinde betonarme temel sisteminin demir montajı bitirilme aşamasına gelmiştir.

Giriş kuleleri ile yol düzeninin önemli bir kısmı, fidanlık tesisi, ağaçlandırma çalışmaları ve arazinin sulama sisteminin büyük bir bölümü tamamlanmıştır.

Üçüncü Kısım İnşaat: 1950
Anıtkabir üçüncü kısım inşaatı, anıta çıkan yollar, aslanlı yol, tören meydanı ve mozole üst döşemesinin taş kaplaması, merdiven basamaklarının yapılması, lahit taşının yerine konması ve tesisat işlerinin yapılmasını kapsıyordu.

Dördüncü Kısım İnşaat: 1950-1953
Anıtkabir’in 4. kısım inşaatı ise şeref holü döşemesi, tonozlar alt döşemeleri ve şeref holü çevresi taş profilleri ile saçak süslemelerinin yapılmasını kapsıyordu. Dördüncü kısım inşaat 20 Kasım 1950’de başlamış ve 1 Eylül 1953’te bitirilmiştir.

“Anıtkabir Projesi”nde mozolenin kolonat üstünde yükselen tonoz bir bölüm vardı. 4 Aralık 1951 tarihinde hükümet, şeref holünün 28 m.lik yüksekliğinin azaltılması ile yapının daha çabuk bitirilmesinin mümkün olup olmadığını mimarlara sordu.

Mimarlar yaptıkları çalışmalar sonunda şeref holünü taş bir tonoz yerine, bir betonarme tavan ile örtmenin mümkün olduğunu bildirdiler. Böylece tonoz yapının zemine vereceği ağırlık ve bunun doğuracağı teknik mahzurlar da ortadan kalkıyordu.

Anıtkabir yapımında beton üzerine dış kaplama malzemesi olarak kolay işlenebilen gözenekli, çeşitli renklerde traverten, mozole içi kaplamalarında ise mermer kullanılmıştır.

Heykel grupları, aslan heykelleri ve mozole kolonlarında kullanılan beyaz travertenler Kayseri Pınarbaşı İlçesi’nden, kulenin iç duvarlarında kullanılan beyaz travertenler ise Polatlı ve Malıköy’den getirilmiştir. Kayseri Boğazköprü mevkiinden getirilen siyah ve kırmızı travertenler tören meydanı ve kulelerin zemin döşemelerinde, Çankırı Eskipazar’dan getirilen sarı travertenler zafer kabartmaları, şeref holü dış, duvarları ve tören meydanını çevreleyen kolonların yapımında kullanılmıştır.

Şeref holünün zemininde kullanılan krem, kırmızı ve siyah mermerler Çanakkale, Hatay ve Adana’dan, şeref holü iç yan duvarlarında kullanılan kaplan postu Afyon’dan, yeşil renk mermer Bilecik’ten getirilmiştir. 40 ton ağırlığındaki yekpare lahit taşı Adana’nın Osmaniye İlçesi’nden, lahitin yan duvarlarını kaplayan beyaz mermer ise Afyon’dan getirilmiştir.

Daha fazla müze önerisi için Ankara Müzeleri kategorimize bakmayı unutmayın 🙂

Yorumlar